Zaman pek cok seyi degistiriyor; sadece bedenimizi, suretimizi degil, duygularimizi, düsüncelerimizi, hissedislerimizi de... Insan degiserek, farklilasarak ilerliyor zamanin icinde. Belki bir parca demleniyor da...
Günlerin Gölgeleri neredeyse bir ceyrek asir önce cikti, icindeki yazilar daha da eski... Yillardir yeni bir baskisi da yapilmadi. Yapilmadi cünkü bunu istemedim. Kitaptaki yazilarin hem icerigiyle hem dil ve üslubuyla durdugu yerden biraz daha farkli bir yerdeyim bugün. Yeniden dokunabileyim, hayatin sonraki yillarda bana kattiklariyla yeniden yogurabileyim istedim yazilari. Olmadi bir türlü, uzadi gitti bu hikaye böylece... Nasip bugünlereymis.
Elinizdeki kitap, 1997 yilinda yayinlanan Günlerin Gölgelerinden kismen farkliliklar tasiyor. Bugünkü halimle isinamadigim birkac yaziyi tamamen cikardim icinden, diger yazilari da biraz onardim kendimce. Buna karsilik, yaptigim tadilatin kitabin genel havasini degistirmesini de istemedim ve bundan mümkün oldugunca kacindim.
Bugün yazsam mutlaka bircok seyi farkli ifade ederdim. Ancak gecmiste yazdiklarimin da en az bugün yazdiklarim kadar benim oldugunu biliyorum. Tipki gecmiste yasadiklarim gibi...
-Gökhan Özcan